Bu yıl bahar mevsimi çiftçiler için umutsuz bir tabloyla başladı. Özellikle albastı kirazı üreticileri, ani sıcaklık düşüşü ile gelen zirai don olayından olumsuz etkilendi. Tüm yaz boyunca emek vererek yetiştirdikleri kiraz bahçeleri, aniden bastıran dondan nasibini aldı. Tahribatın boyutu, çiftçilerin geleceğe yönelik öngörülerini altüst etti. Peki, bu olayın arkasındaki nedenler neler? Çiftçiler bu durumdan nasıl etkileniyor? Üretim kayıplarının boyutunu ve alınacak önlemleri detaylıca inceleyelim.

Albastı Kirazında Zirai Donun Etkileri

Albastı kirazı, Türkiye’de yüksek kaliteli kirazların üretildiği nadir türlerden biridir. Özellikle Bahar aylarında olgunlaşan bu çiçekler, 2023 yılı itibarıyla ortaya çıkan dondan ciddi şekilde etkilenmiştir. Zirai don, sıcaklıkların ani bir şekilde sıfırın altına düşmesi sonucu meydana gelir ve kiraz ağaçlarının çiçeklerinden meyvelerine kadar pek çok aşamasını olumsuz etkiler. Bu yıl, mart ayının sonlarından itibaren birçok yerde görülen sıcak havanın ardından meydana gelen aniden soğuyan hava, kiraz çiçeklerini dondurarak büyük bir kirliliğe neden oldu.

Çiftçiler, ilk bahar ayının soğuk geçmesi durumunda bu gibi kayıplarla baş etmeye alışkındır, ancak son yıllarda iklim değişikliği ve global ısınmanın etkileri, durumu daha da zorlaştırmakta. Çiftçiler, zirai don olayının etkisini hâlâ tam olarak anlayamazken, birçok bölgede kayıpların %50’ye kadar çıktığı bildirilmektedir. İkinci bir şansın olmadığı bu kayıplar, birçok çiftçinin geçim kaynağını da tehdit ediyor.

Çiftçilerin Gelecek Endişeleri

Üreticiler, yaşadıkları kayıpların yanı sıra, gelecekte benzer durumlarla karşılaşmamak için ne yapacaklarını düşünmek zorunda kalıyorlar. Albastı kirazının hasat döneminde yaşanan kayıplar nedeniyle, çiftçilerin ekonomik durumu da ciddi anlamda sarsılmış durumda. Geçim kaynağını kiraz üretiminden elde eden birçok çiftçi, bu kayıpların yalnızca bu sezonla sınırlı kalmayacağından ve uzun vadede planlarını değiştirmek zorunda kalacaklarından endişe ediyor.

Bunun yanı sıra, zirai don sonrası tüm bu kayıpları telafi edebilmek için devlet desteklerine de ihtiyaçları var. Çiftçilerin yaşadığı sorunların çözümü için, acilen tarımsal desteklerin artırılması ve çiftçilere, yaşanan kayıpların telafisi için gerekli finansal yardımların yapılması gerekiyor. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın bu durumu göz önünde bulundurarak, çiftçilere yönelik uygulamalarını gözden geçirmesi büyük önem taşıyor.

Sonuç olarak, zirai donun albastı kirazı üzerindeki etkisi, yalnızca bireysel çiftçileri değil, aynı zamanda bölgesel ekonomileri de tehdit eden ciddi bir mesele olarak karşımıza çıkıyor. Çiftçilerin bu sıkıntılardan kurtulabilmesi ve kiraz üretime devam edebilmesi için gereken önlemlerin bir an önce alınması şart. Bu noktada, hem devletin destekleri hem de çiftçilerin bilinçli bir üretim süreci izlemeleri gerekmektedir. Kiraz üreticileri, atkılı olarak yaşadıkları bu süreci atlatabilecek mi, yoksa daha fazla kayıpla karşı karşıya mı kalacaklar, merakla bekliyoruz.