Türkiye, son yıllarda uyguladığı ticaret politikaları ve stratejik iş birliği anlaşmaları ile komşu ülkelerine yaptığı ihracatı önemli ölçüde artırmayı başardı. Özellikle Ortadoğu ve Balkanlar gibi coğrafi olarak yakın pazarlar, Türk ekonomisinin büyüme hedeflerine ulaşmasında belirleyici bir rol oynamaya devam ediyor. 2023 yılı itibarıyla Türkiye’nin komşu ülkelere olan ihracatı, önceki yıllara göre dikkate değer bir artış göstererek rekora imza attı.
Türkiye’nin komşu ülkelerle olan ticari ilişkileri, siyasi ve ekonomik birçok faktörden etkileniyor. Öncelikle, bölgedeki siyasi istikrarın artması ve Türkiye’nin dış politikadaki etkinliği, komşu ülkelerle olan ticaretin gelişmesine zemin hazırladı. Ayrıca, Türkiye’nin üretim gücü ve kalite anlayışı, komşu pazarlar için cazip hale getiriyor. Bu durum, özellikle sanayi ürünleri, gıda maddeleri ve tekstil gibi alanlarda büyük bir talep artışına sebep oldu.
Özellikle Irak, İran ve Azerbaycan gibi komşu ülkeler, Türkiye’nin en önemli ticaret partnerleri arasında yer alıyor. Irak ile olan ticaret hacmi, 2023 yılında %25 oranında artarak 10 milyar dolara yaklaştı. Türkiye, Irak’a özellikle inşaat malzemeleri, gıda ürünleri ve otomotiv sektöründe önemli ihracat gerçekleştirmekte. İran ise, enerji ve doğal gaz alanındaki zengin kaynakları ile Türkiye’nin ilgisini çekerken, Türkiye de bu ülkeye çeşitli sanayi ürünleri ve gıda ihracatı yapıyor.
Büyüyen ihracat rakamları, Türkiye ekonomisine olumlu katkılar sağlıyor. Komşu ülkelere yapılan ihracat, istihdamı artırmakla kalmayıp, ulusal gelirde de önemli bir artış sağlıyor. Ekonomistler, 2024 yılı için bu trendin devam edeceğini ve Türkiye’nin dış ticaretinin yeni rekorlara imza atacağını öngörüyor. Hükümetin ihracatı teşvik eden politikaları, bu durumu daha da destekleyecek gibi görünüyor.
Bununla birlikte, Türkiye’nin komşu ülkelerle olan ticaretinde karşılaştığı zorluklar da mevcut. Siyasi belirsizlikler ve bölgesel çatışmalar, zaman zaman ticaretin aksamasına yol açabiliyor. Ancak, Türkiye bu engelleri aşmak için alternatif pazarlar oluşturarak ihracatını çeşitlendirme çabasını sürdürüyor. Özellikle dijital dönüşüm ve e-ticaret alanında yapılan yatırımlar, Türk ürünlerinin yurt dışında daha görünür hale gelmesine katkıda bulunuyor.
Sonuç olarak, Türkiye’nin komşularına yönelik ihracatı, ülkenin ekonomik gücünü artıran önemli bir faktör olarak öne çıkıyor. Rekor seviyelere ulaşan bu ihracat rakamları, Türkiye’nin küresel ticaretteki rolünü de güçlendiriyor. Gelecek yıllarda bu trendin sürdürülebilir olması için hem özel sektör hem de kamu yanında iş birliği ve stratejik planlamalar büyük bir önem taşıyor.