18 Kasım 2025 tarihi, Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde gerçekleşen depremlerle sarsıldı. Özellikle büyük şehirler İstanbul, Ankara ve İzmir'de hissedilen sarsıntılar, vatandaşları alarma geçirdi. AFAD, meydana gelen depremlerle ilgili anlık verileri paylaşıp, halkı bilgilendirirken, sarsıntıların büyüklükleri ve merkez üssü hakkında detayları da ortaya koydu. Bu haberde, son depremler hakkında bilgilere ulaşacak, afetlerin etkilerini ve önleyici tedbirleri keşfedeceksiniz.
AFAD’ın verilerine göre, 18 Kasım 2025 itibarıyla Türkiye'de yaşanan depremler arasında en büyüğü saat 14:23'te gerçekleştirilen 4.8 büyüklüğündeki sarsıntı oldu. Merkez üssü Marmara Denizi açıkları olarak belirlenen bu deprem, İstanbul'un Avrupa yakasında da oldukça hissedildi. Özellikle Bakırköy, Beşiktaş ve Şişli gibi yoğun yerleşim alanları, depremin etkisini en çok hissettiren bölgeler arasında yer aldı. İlgili raporlar, sarsıntının çevre semtlerde de panik yaşattığını, vatandaşların binalardan dışarı koşmasına neden olduğunu gösteriyor. Ankara'da da 3.7 büyüklüğünde bir deprem meydana gelirken, İzmir'de de farklı büyüklüklerde birkaç sarsıntı kaydedildi. Bu durum, Türkiye'nin aktif fay hatları üzerinde bulunduğunu bir kez daha hatırlatıyor ve halkın depremle ilgili farkındalığını artırıyor.
Son depremlerin ardından, AFAD’ın ve yerel yönetimlerin hızlı bir şekilde devreye girmesi için hazırlıklar yapıldı. Halkın güvenliği için acil durum planları yeniden gözden geçirildi ve acil yardım hatları aktif hale getirildi. Türkiye'de depremlerin sık yaşandığı gerçeği düşünüldüğünde, afet sonrası hazırlıkların ne denli önemli olduğu bir kez daha vurgulanmış oldu. Vatandaşların depreme hazırlıklı olması, atılacak adımların başında geliyor. Deprem anında yapılması gerekenler hakkında bilgilendirme kampanyaları devam ederken, özellikle çocuklara yönelik eğitimlerin de artırılması gerektiği düşünülüyor. Uzmanlar, binaların depreme dayanıklılıklarının kontrol edilmesini öneriyor ve bu konuda vatandaşları bilgilendiriyor.
Her türlü doğal afet gibi, depremler de her zaman beklenmedik bir anda gerçekleşebilir. Bu nedenle bireylerin, ailelerin ve toplulukların bilinçlenmesi oldukça kritik. Kahramanlık ve panik yerine, planlı ve etkili hareket etmek, hayatta kalma şansını artıran faktörler arasında yer alıyor. Unutulmamalıdır ki, deprem gerçeği karşısında dayanışma, güçlü bir toplum oluşturma açısından büyük bir önem taşıyor. Son gelişmelerde olduğu gibi, ihtiyaç anında bir araya gelmek, tüm Türkiye’nin gücünü ortaya koyan bir unsurdur.
Sonuç olarak, 18 Kasım 2025'te yaşanan depremler, Türkiye'nin tekrar hatırlatılan bir gerçeği oldu. Deprem tehlikesi göz ardı edilmemeli ve gerekli tüm önlemler alınmalıdır. Rol alabileceğiniz çeşitli çalışmalar, sivil toplum kuruluşları ve yerel yönetimlerle dayanışma içinde, olası bir felakette hazırlıklı olmanızı sağlayabilir. Unutmayın, deprem anında ve sonrasında soğukkanlı kalmak hayati önem taşıyor.